- Hipertansiyonu ve kolesterol yüksekliği sorununu önleyin ya da
kontrol altına alın. Kalbiniz için kötü olanın beyniniz için de kötü
olduğunu unutmayın.
- Alkolü azaltın. Erkeklerin iki, kadınların
bir ölçüden (bir ölçü içkiyi ‘bir bardak şarap’ olarak kabul
edebilirsiniz) daha fazla alkol kullanması beyin hücrelerini tahrip
etmektedir.
- İyi ve kaliteli uyku uyuyun. İyi bir uyku için
ortalama 8 saat gerekir. Kaliteli uyku beynin yeni öğrenilenleri
pekiştirmesini sağlar. Öğrenilmiş bilgilerin pekiştirilmesinin uzun
süreli belleğin en önemli desteği olduğu biliniyor.
-
Stresinizi iyi yönetin. Ölçülü ve kontrollü stres dikkati
yoğunlaştırmakta, odaklanmayı arttırmaktadır. Kontrolsüz, uzun süreli ve
aşırı stres ise dikkati sürdürme kapasitesini yok etmekte, unutkanlığı
tetiklemekte, kortizol hormonunu yükselterek beynin bellek için önemli
bölümlerinde hasar geliştirmektedir.
- Yeni şeyler öğrenmeye
devam edin. Her yeni bilgi ve beceri birer bellek egzersizidir. Yeni
sporlar, hobiler, araştırma alanları, heyecanlı ve zevkli problemler,
ezberlenen yeni şiirler ve yeni diller beyniniz için en güçlü
vitaminlerdir.
- Tembelliği bırakın. Zihinsel faaliyetlerinizi
sınırlamayın. Özellikle televizyon seyretmek gibi pasif faaliyetleri
azaltın. Televizyon karşısında geçirdiğiniz saatler sadece bedensel
değil, ruhsal sağlığınızı da kötü yönde etkiler.
- Her gün
egzersiz yapın. Günde 30-45 dakika, haftada en az 4 gün yürümeye, iş
saatlerinde daha çok aktif olmaya, kısa mesafelerde taşıt kullanmamaya
çalışın. Özellikle yürümenin beyin sağlığı ve yeniden yapılanma sürecini
olumlu yönde etkilediğini gösteren çok sayıda kanıt var. Beynin yeni
yetenekler kazanabilmesi beyin hücreleri arasında güçlü ve yoğun yeni
bağlantılar oluşturabilmesinin başlıca desteklerinden biri de düzenli ve
ılımlı egzersizlerdir. Bizim önerimiz fırsat buldukça yürümenizdir.
- Kullandığınız ilaçları yeniden gözden geçirin. Özellikle beyni
etkileyen ilaçları doktor önerisi olmadan kullanmayın. Depresyon
giderici, uyku verici, ruhsal gevşetici ilaçlara komşu, eş dost
tavsiyeleri ile başlamayın.
- Reçetesiz satılan ilaçları
rastgele yutmayın. Doğal ya da zararsız diye kullanabileceğiniz bitkisel
ürünlerin (valerianlar), besin desteklerinin (melatonin) ve
diğerlerinin (hüperzin, Sam’e) beyin hücrelerinizi üzebileceğini,
zihinsel fonksiyonları bozabileceğini unutmayın. Antihistamik-
antialerjik ilaçları özellikle alüminyum içeren antiasitleri ve uyku
kolaylaştırıcıları doktorunuzla konuşmadan uzun süre kullanmayın.
- Vitaminlerden yararlanın. E ve C vitamini gibi antioksidan
vitaminlerin, selenyum gibi serbest radikal avcısı minerallerin
hücreleri oksitlenmekten koruyan güçlerinden faydalanabilirsiniz. Yeteri
kadar B vitamini, özellikle B12 vitamini aldığınızdan emin olun.
Dengeli bir beslenmenin de yaşlılıkta vitamin eksikliğine yol
açabileceğini hatırlayın.
- Hayata bağlı kalın. Hayatınıza önem
katan bağları iyice sıkılaştırın. Huzurunuzu koruma ve güçlendirmeye
bakın. Aileniz, dostlarınız, işiniz, hemşerilik ve vatandaşlık
bağlarınıza, inançlarınıza daha sıkı sarılın. İnsanlarla daha sık
birlikte olmaya, aileniz ve arkadaşlarınızla olumlu ilişkiler kurmaya ve
sosyal aktivitenizi çoğaltmaya çalışın. İyi sosyal ilişkileri olan
yaşlılarda bellek fonksiyonları bozulmuyor. Sosyal ilişkiler bir
taraftan zihinsel egzersizleri yoğunlaştırıyor, diğer taraftan çeşitli
olayların ruhsal travmalarını hafifletmeye yardımcı oluyor.
Belleği güçlü tutmanın pek çok püf noktası, uyulması gereken çok sayıda
kuralı var. Harvard Tıp Okulu öğretim üyesi zinde bir beyne sahip
olmanın temel kurallarını şöyle sıralıyor:
- Hipertansiyonu ve
kolesterol yüksekliği sorununu önleyin ya da kontrol altına alın.
Kalbiniz için kötü olanın beyniniz için de kötü olduğunu unutmayın.
- Alkolü azaltın. Erkeklerin iki, kadınların bir ölçüden (bir ölçü
içkiyi ‘bir bardak şarap’ olarak kabul edebilirsiniz) daha fazla alkol
kullanması beyin hücrelerini tahrip etmektedir.
- İyi ve
kaliteli uyku uyuyun. İyi bir uyku için ortalama 8 saat gerekir.
Kaliteli uyku beynin yeni öğrenilenleri pekiştirmesini sağlar.
Öğrenilmiş bilgilerin pekiştirilmesinin uzun süreli belleğin en önemli
desteği olduğu biliniyor.
- Stresinizi iyi yönetin. Ölçülü ve
kontrollü stres dikkati yoğunlaştırmakta, odaklanmayı arttırmaktadır.
Kontrolsüz, uzun süreli ve aşırı stres ise dikkati sürdürme kapasitesini
yok etmekte, unutkanlığı tetiklemekte, kortizol hormonunu yükselterek
beynin bellek için önemli bölümlerinde hasar geliştirmektedir.
-
Yeni şeyler öğrenmeye devam edin. Her yeni bilgi ve beceri birer bellek
egzersizidir. Yeni sporlar, hobiler, araştırma alanları, heyecanlı ve
zevkli problemler, ezberlenen yeni şiirler ve yeni diller beyniniz için
en güçlü vitaminlerdir.
- Tembelliği bırakın. Zihinsel
faaliyetlerinizi sınırlamayın. Özellikle televizyon seyretmek gibi pasif
faaliyetleri azaltın. Televizyon karşısında geçirdiğiniz saatler sadece
bedensel değil, ruhsal sağlığınızı da kötü yönde etkiler.
-
Her gün egzersiz yapın. Günde 30-45 dakika, haftada en az 4 gün
yürümeye, iş saatlerinde daha çok aktif olmaya, kısa mesafelerde taşıt
kullanmamaya çalışın. Özellikle yürümenin beyin sağlığı ve yeniden
yapılanma sürecini olumlu yönde etkilediğini gösteren çok sayıda kanıt
var. Beynin yeni yetenekler kazanabilmesi beyin hücreleri arasında güçlü
ve yoğun yeni bağlantılar oluşturabilmesinin başlıca desteklerinden
biri de düzenli ve ılımlı egzersizlerdir. Bizim önerimiz fırsat buldukça
yürümenizdir.
- Kullandığınız ilaçları yeniden gözden geçirin.
Özellikle beyni etkileyen ilaçları doktor önerisi olmadan kullanmayın.
Depresyon giderici, uyku verici, ruhsal gevşetici ilaçlara komşu, eş
dost tavsiyeleri ile başlamayın.
- Reçetesiz satılan ilaçları
rastgele yutmayın. Doğal ya da zararsız diye kullanabileceğiniz bitkisel
ürünlerin (valerianlar), besin desteklerinin (melatonin) ve
diğerlerinin (hüperzin, Sam’e) beyin hücrelerinizi üzebileceğini,
zihinsel fonksiyonları bozabileceğini unutmayın. Antihistamik-
antialerjik ilaçları özellikle alüminyum içeren antiasitleri ve uyku
kolaylaştırıcıları doktorunuzla konuşmadan uzun süre kullanmayın.
- Vitaminlerden yararlanın. E ve C vitamini gibi antioksidan
vitaminlerin, selenyum gibi serbest radikal avcısı minerallerin
hücreleri oksitlenmekten koruyan güçlerinden faydalanabilirsiniz. Yeteri
kadar B vitamini, özellikle B12 vitamini aldığınızdan emin olun.
Dengeli bir beslenmenin de yaşlılıkta vitamin eksikliğine yol
açabileceğini hatırlayın.
- Hayata bağlı kalın. Hayatınıza önem
katan bağları iyice sıkılaştırın. Huzurunuzu koruma ve güçlendirmeye
bakın. Aileniz, dostlarınız, işiniz, hemşerilik ve vatandaşlık
bağlarınıza, inançlarınıza daha sıkı sarılın. İnsanlarla daha sık
birlikte olmaya, aileniz ve arkadaşlarınızla olumlu ilişkiler kurmaya ve
sosyal aktivitenizi çoğaltmaya çalışın. İyi sosyal ilişkileri olan
yaşlılarda bellek fonksiyonları bozulmuyor. Sosyal ilişkiler bir
taraftan zihinsel egzersizleri yoğunlaştırıyor, diğer taraftan çeşitli
olayların ruhsal travmalarını hafifletmeye yardımcı oluyor.
Dr. Aoron P. Nelson
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder